Türk savunma sanayisinin güç grubu ihtiyacının karşılanmasına yönelik çözümlere bir yenisi eklendi. Geliştirdiği dizel motorlarla hafif ve orta seviye paletli zırhlılara güç vermeye hazırlanan TÜMOSAN Motor ve Traktör Sanayi AŞ, gelecekteki ihtiyaçları dikkate alarak Hibrit Gücü Grubu Platformu konsepti geliştirdi.
Dizel motor ve traktör üretimi gerçekleştiren TÜMOSAN, 14’üncü Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı’nda (IDEF’19) yerli ve milli imkanlarla geliştirdiği motor, transmisyon, güç paketi, aktarma organlarını sergiledi.
Daha önce Konvansiyonel Gücü Grubu ve Aktarma Organları Platformu’nu tanıtan TÜMOSAN, IDEF’19’da ise Hibrit Gücü Grubu ve Aktarma Organları Platformu konseptini ilk kez vitrine çıkardı.
TÜMOSAN Hibrit Gücü Grubu Platformu, şirket tarafından geliştirilen temelde 3 bölümden oluşan seri hibrit tahrik sistemine sahip yerli ve milli bir çözüm olarak tasarlandı. Birinci bölümde dizel motor ile elektrik jeneratör paketi, ikinci bölümde elektrik motorları ile diğer elektronik üniteler, üçüncü bölümde batarya paketi yer alıyor.
Hibrit Gücü Grubu Platformu talebe göre özelleştirilebilir modüler yapıda bulunuyor. Kontrol ünitesi sayesinde çalışma esnasında farklı araç isterlerine geçiş yapılabiliyor. Platform seri hibrit uygulamasında çalışırken jeneratörden gelen enerji ile elektrik motorları besleniyor, aynı zamanda batarya da şarj edilebiliyor. Yine aynı uygulamada yüksek tork gerektiren koşullarda, batarya deşarj seçeneğine alınıyor. Platformun sessiz çalışmasının istendiği operasyon koşullarında ise dizel motor tamamen durduruluyor ve elektrik motorları doğrudan batarya üzerinden besleniyor. Platform aynı zamanda rejeneratif olarak da çalışabiliyor.
TÜMOSAN, geliştirdiği temel teknoloji platformu ile gelecekteki operasyon sahasında görev alacak hibrit araçlara güç katmayı hedefliyor.
Minimum yüzde 30 enerji tasarrufu
TÜMOSAN Elektrik Elektronik Sistemler Müdürü Eren Deniz, AA muhabirine, yaklaşık bir yıldır hibrit sistemler üzerine çalıştıklarını söyledi.
Seri hibrit tahrik sisteminde iki tahrik ünitesi bulunduğunu belirten Deniz, bir dizel motorla elektrik üretilip bataryanın şarj edilebildiğini bildirdi. Deniz, bu durumun bazı taktiksel avantajlar sağladığına işaret ederek, platformun kaçış modu, sessiz operasyon modu, minimum yüzde 30 enerji tasarrufu gibi özelliklere sahip olduğunu dile getirdi.
Hibrit Gücü Grubu Platformu’nu birebir Pusat 4×4 zırhlı aracının platformuna muadil olarak geliştirdiklerini vurgulayan Deniz, şöyle konuştu:
“Tahrik sisteminde kullandığımız motorlar, motor kontrol üniteleri, güç dağıtım ünitesi TÜMOSAN’ın kendi ürünleri. Batarya yerli ve milli bir batarya. Sistem yüksek bir yerlilik oranına sahip. Hedefimiz alt sistem seviyesinde yerlilik ve millilik oranını en yüksekte tutmak. Hibrit sistemler için de aynı şekilde bu oranı çok yüksek seviyede tutmayı amaçlıyoruz. Bu proje Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığının yayımlamış olduğu bilgi istek dokümanına cevaben hazırladığımız bir projemiz. Oraya da aynı şekilde cevaplarımızı verdik, sunuşlarımızı yaptık. Bundan sonraki süreçte aracın testlerine başlayacağız. İnşallah önümüzdeki dönem bunu bir kabin haline getirip uygulamak istiyoruz. Bu haliyle bir platform şeklinde düşündük. Bunu herhangi bir kabin üreticisinin uygulayabileceği haliyle bir platform olarak kurguladık. Aracın arka tarafında düz bir yüzey bırakmaya gayret ettik. Uygulama sürecinde herhangi bir kabin üreticisi için kullanışlı olmasını hedefledik.”
Hedef 2020’de saha testi
Hibrit Gücü Grubu Platformunu ilk aşamada 4×4 olarak kurguladıklarını aktaran Deniz, 6×6 için de çalışmalarının bulunduğunu bildirdi. Deniz, “Önümüzdeki dönemde bunu bir platformun üzerinde kabine giydirip koşar halde sergilemeye çalışacağız. Bu yıl aktif test çalışmalarını yapacağız. 2020 yılı içinde bir kabine giydirilmiş haliyle saha testlerine geçmeyi hedefliyoruz.” dedi.
Yakıt tasarrufu yanında hibrit sistemin diğer avantajlarına ilişkin de bilgiler veren Deniz, şunları kaydetti:
“Platformun elektrikli tahriki ve tepkilerinin çok daha yüksek olması sayesinde 14 tonluk bir araç, saatte 0-60 kilometre hızı 50 saniyede alabiliyor. Bunu bir mevcut sistemle karşılaştırdığımızda 100 saniyenin üzerinde alabiliyoruz. Bu oldukça büyük bir ivmelenme farkı, taktiksel güç. Operasyon modu gibi dizel motorun tamamen kapatıldığı durumlarda yüzde 100 elektrikli bir araç. Dolayısıyla askeri taktiksel üstünlüklerin de olması durumu söz konusu. Bu avantajlarından dolayı hibrit tahrik sistemlerinin gelecekte çok daha aktif kullanılacağına inanıyoruz.”