İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan Yeni İddianame
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan 7 sanığın davasını birleştirmek amacıyla yeni bir iddianame hazırladı. İddianamede, Seçil Erzan “şüpheli”, Nur Erkasap “müşteki-şüpheli”, Ömer Kahraman, Mert Zeydanlı ve Volkan Bahçekapılı ise “müşteki” olarak yer aldı.
İddianamede, Seçil Erzan’ın savcılık ifadesine göre, Nur Erkasap’ın yatırım yapmak istediği fona nakit parası bulunmadığı için katılamadığı belirtiliyor. Erzan, “Bir gün şubede odamda Nur Erkasap ile birlikte Mert Zeydanlı’nın olduğu bir senet oluşturduk. Bu senette Nur Erkasap borçlu olarak yazılıydı, ben de kefil oldum. Zeydanlı da alacaklıydı. Senedin vadesi geldiğinde Zeydanlı ile konuşup senedi iptal ettirdim. Erkasap’tan nakit para hiç almadım.” şeklinde ifade vermiştir.
Nur Erkasap, iddianamede yer alan ifadesinde, yaklaşık iki yıl önce Seçil Erzan’ın kendisine Hakan Ateş’in dahil olduğu yüksek getirili bir fondan bahsettiğini, o dönemde birçok kişinin bu fondan kazanç sağladığını, parasını nasıl yöneteceğini bilmediği için bu fona yatırım yapmaya karar verdiğini söyledi. “500 bin dolarımı Erzan’a teslim ettim, o da bana bin, iki bin dolar şeklinde ödeme yaptı.” dedi.
Erkasap, Fatih Terim ve ailesiyle yakın ilişkileri olduğunu belirterek, müşteki Volkan Bahçekapılı’yı da Terim’in damadı olması nedeniyle tanıdığını ifade etti. Bahçekapılı’nın Erzan’a göndereceği 1 milyon doları acil olduğu için kendi hesabına transfer ettiğini ve aynı gün parayı Erzan’a teslim ettiğini aktardı.
Müşteki Ömer Kahraman, Erkasap’ı tanımadığını öne sürerek, Erzan’ın kendisinden Erkasap’ın hesabına para göndermesini istemesi üzerine 5 milyon 884 bin lira gönderdiğini belirtti. Kahraman, “100 ve 150 bin dolar olmak üzere iki parça halinde fon getirisi adı altında Erzan’dan para aldım ama ana param geri verilmedi.” diyerek, Erzan’ın banka ekranından fona ait belgeler göstererek kendisini ikna ettiğini ifade etti.
Nur Erkasap, Mert Zeydanlı’yı Seçil Erzan’ın eski çalıştığı bankanın odasında tanıdığını ve aralarında ticari bir ilişki bulunmadığını vurgulayarak, Erzan’ın bahsettiği gibi bir senet imzalamadıklarını savundu.
İddianamede, bankanın teftiş kurulu tarafından hazırlanan rapora da değinildi. “Nur Erkasap, Mert Zeydanlı’nın Seçil Erzan’a para vermesi hususunda güven sağlamak için, borçlusu kendisi olan senedi Zeydanlı’ya vermiştir. Volkan Bahçekapılı, Seçil Erzan’a ulaştırması için 400 bin dolar tutarındaki parayı Nur Erkasap’ın hesabına transfer etmiştir. Bunlardan ve Nur Erkasap’ın yazdığı nottan hareketle adı geçenin Seçil Erzan’ın gerçekleştirdiği işlemlerden haberdar olduğu ve Erzan ile birlikte hareket ettiği anlaşılmıştır.” ifadesine yer verildi.
İddianamede, Erkasap’ın başlangıçta Erzan’a inanarak fon vaadiyle para yatırdığı ancak zamanla Erzan ile kurduğu yakın güven ilişkisi neticesinde dolandırıcılık eylemlerinden haberdar olduğu, buna rağmen ilişkisini sonlandırmadığı belirtiliyor. Erkasap’ın, “tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında, kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında dolandırıcılık” suçundan 9 yıldan 30 yıla kadar hapsi talep ediliyor. Erzan’a yönelik “dolandırıcılık” suçundan ise 3 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen iddianame, mahkeme heyeti tarafından değerlendirilmektedir.
Seçil Erzan’ın Ana Davada Yüzlerce Yıl Hapis Talebi
Aynı mahkemede devam eden ana davanın iddianamesinde, sanık Seçil Erzan’ın bir bankanın Levent’teki şubesinde müdür olarak çalıştığı ve müşteki Bülent Çeviker’den kişisel güven ilişkisine dayalı 2 milyon dolar alarak, yüksek kar vaadiyle yeniden kendisine iade edeceğini bildirdiği kaydediliyor. Müşteki Çeviker’in durumu bankaya bildirmesi üzerine araştırma yapıldığı ve Erzan hakkında suç duyurusunda bulunulduğu ifade ediliyor.
İddianamede, Erzan’ın, futbolcular, iş insanları ve çeşitli meslek gruplarından müştekilere yüksek kar getirisi olan güvenilir bir fon bulunduğunu söyleyerek, onları bu fona para yatırmaya ikna ettiği, fakat gerçekte böyle bir fonun mevcut olmadığı belirtiliyor. Ayrıca, Erzan’ın müştekilerin verdiği paralara ilişkin sahte belgeler oluşturduğu, bu belgelere bankanın kaşesini ve ıslak imzasını atarak dolandırıcılık kastıyla hareket ettiği kaydediliyor.
Sanık Erzan’ın “özel belgede sahtecilik” ve “tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında, kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık” suçlarından 93 yıldan 305 yıla kadar hapsi isteniyor. Diğer sanıklar Ali Yörük, Kerem Can, Hüseyin Eligül, Nazlı Can, Atilla Yörük ve Asiye Öztürk’ün ise aynı suçlardan 3 ile 98 yıl arasında hapis cezası alması talep ediliyor. Sanık Rüya Sağır’ın da “nitelikli dolandırıcılık” suçundan 3 yıldan 10 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)
