Ev tozu akarı” (mite alerjileri) alerjisi olan hastaların doktorlarına danıştıktan sonra yaşam alanlarında köklü bir revizyona gitmesi gerekebileceğini anlatan Dr. Hayati Kale, “Bazı hastaların alerjisi olan ‘ev akarları’ özellikle halılarda, havlularda, yünlerde, yastıklarda çok fazla bulunur. Daha az halı kullanmayı, yastıkların akar tutmayan özel versiyonlarını tercih edebilirler. Yünü hayatımızdan çıkarmak da ayrıca bir etkili bir önlem olacaktır” diye konuştu.
Alerji genetik midir? İşte cevabı…
Kale, alerjinin genetik mirasla sonraki kuşaklara geçtiğini ifade ederek ailede alerji geçmişi varsa bir sonraki jenerasyonda da alerji çıkmasının çok muhtemel olduğunu söyledi.
Genetik yatkınlık olsun ya da olmasın alerjenlerin her kişide aynı reaksiyonu vermediğini anlatan Kale, “Bazı kişilerin ilerleyen hayatlarında daha fazla alerjik bir hayat sürmesine neden olurken bazılarında alerjenler daha az tetikliyor. Buna yaradılış gereği de diyebiliriz” dedi.
Alerjiden tamamen korunmak mümkün mü?
Hava temizleyicilerinin, polen filtrelerinin kullanılması ve havanın nemli tutulmasının önemli koruma yöntemlerinden biri olduğunu anlatan Kale, “Ev temizliğine dikkat edilmesi, bulaşık deterjanı dahil bütün deterjanların hipoalerjenlerden tercih edilmesi de bir yöntemdir. Ancak bunu yapan kişiler tamamen alerjiden korunmuş olmazlar. Alerji dozdan bağımsızdır. Örneğin bir şeftaliden etkilenmeniz için şeftalinin tozunun havada dolaşması yeterlidir, illa yemenize gerek yok” bilgilerini verdi.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Özgür İnce de çiçek, polen, akar, küf ve maya alerjilerinin kırsaldan çok şehir merkezlerinde gözlendiğini ifade ederek alerji hastalarının kendilerini koruması gerektiğini söyledi.
Astımın da büyük çapta alerjiyle alakalı olduğunu anlatan İnce, “Alerji direkt immün sistem ile ilişkili olduğundan, kişinin yaşamakta olduğu ortamla direkt bağlantılıdır. Şehir hayatında yaşayan hastaların özellikle hava kirliliğine, çok rüzgarlı havalarda tozlu ortamlara, ani ısı değişikliklerinin olduğu hava şartlarına dikkat etmeleri gerekir” ifadelerini kullandı.
Karanlık ve nemli ortamı seviyorlar
Ev akarlarının gözle görülmeyecek kadar küçük canlılar olduğunu ifade eden İnce, bu türlerin insan cilt döküntüleriyle beslendiklerini ve pamuklu, yünlü, sıcak, karanlık ve nemli ortamları seçtiklerini söyledi.
Ev akarları nerelerde yaşar, hangi hastalıklara yol açar?
İnce, “Ev akarları, daha ziyade evlerde yatak odalarında halı, kilim ve masa örtüleri, kalın perdeler, çocuk pelüş oyuncakları gibi alanlarda yerleşip çoğalırlar. Bu canlıların atıklarının solunmasıyla da akar alerjileri ortaya çıkar. Alerjik rinit, ciltte kaşıntılı döküntülerden astım ve kronik sinüzite kadar birçok hastalığa sebep olabilirler” bilgilerini verdi.