Günümüz teknolojilerini düşündüğümüz zaman, bilgisayar donanımlarının içine girdiğimiz de çok fazla seçenek karşımıza çıkıyor. Peki, bu donanım parçaları neye göre seçilmeli? Bilgisayar donanımları konusunda bir kasanın içini düşündüğümüz sırada; ekran kartı, depolama alanı, işlemci, anakart, güç kaynağı ve RAM gibi birden fazla parça ve bu parçaları üreten yüzlerce marka ve hatta bu markalarında binlerce farklı modeli bulunuyor. Peki, bu seçimleri neye göre yapmamız gerekiyor. En akıllı sistem kurmanın püf noktası nereden geçiyor?
Öncelikle hangi amaçta kullanacağınızı netleştirmelisiniz!
Bilgisayar almadan ya da yeni bir sistem toplamadan önce hangi amaca hizmet edeceğini kesinleştirmelisiniz. Amacı bulduktan sonra geri kalan şeyler zaten çocuk oyuncağı. Hangi amaca hizmet edeceğini netleştirdikten sonra, bu amaçlara ve bütçenize en uygun parçalar hangileri bunları netleştirmek kalıyor. Zaten bu kısım olayın en kolay noktası.
Render- İş- Workstation sistemleri
Şimdi birkaç örnek üzerinden anlatalım. Diyelim ki, video düzenlemeniz gerekiyor ya da bir mimarlık ofisinde çalışıyorsunuz. Kullanacağınız programlar çoğunlukla 3DS MAX ya da Adobe Premier, bu programları kullanmasanız bile, bunlara yakın programlar kullanacağınızı düşünüyorum ve sisteme yaratılacak stres eşit seviyelerde olacaktır. Bu nedenle sizin önceliğinizin işlem performansı olması gerekiyor.
Genel olarak Video düzenlemek ve mimarlık çalışmaları yapmak için çok yüksek sistemler alınır. Bu durumun doğruluğu kadar yanlışlığı da mevcut. Çünkü genel olarak yukarıda bahsettiğim iki program da fabrika ayarları doğrultusunda işlemci üzerinden render alıyor. Yani siz ayarları kendiniz değiştirmediğiniz sürece işlem performansı herhangi bir işlemciden daha yüksek olan ekran kartlarını kullanmıyorsunuz. Bu nedenle sisteme alınan üst seviye ekran kartları genellikle süs niyetine kasanın içerisinde kalıyor ve renderlar işlemci kullanılarak yapılıyor. Zaten bu nokta da çok yüksek işlem gücü gerektirmeyen renderlerda çok çekirdekli güncel işlemciler yeterli performansı veriyor. Yani 10 bin liraya ekran karı olmadan kurduğunuz bir sistem sizin işinize yarayacaktır. Fakat burada atlanmaması gereken çok önemli bir nokta var. İşlemcinizin kendi ekran kartı olup olmadığını kontrol etmelisiniz. Çünkü bazı işlemciler üzerlerinde ufak bir ekran kartı barındırırken, bazıları barındırmıyor. Ekran kartı olan bir işlemci seçtiyseniz, harici bir ekran kartına para yatırmanıza gerek kalmıyor ve görüntü aktarımını monitöre sağlayabiliyorsunuz. Lakin ekran karı olmayan bir işlemci aldıysanız, maliyeti az olan bir ekran kartı alıp görüntü almak için kullanabilirsiniz.
Bunların yanında çok yüksek işlem gücü gerektirecek, film ya da oyunlarla ilgili renderlar alıyorsanız, bunlara özel olarak tasarlanan ekran kartlarından almanız gerekiyor. Örneğin; NVIDIA’nın Quadro serisi ya da AMD’nin Radeon Pro serisinden bir kart almanız gerekiyor. Hatta piyasada AMD tarafından çok yüksek VRAM isteyen uygulamalar için tasarlanan SSD’li Radeon Pro SSG modellerini de düşünebilirsiniz.
Ekran kartı ve işlemci konusunu geçtiğimize göre, depolama, RAM ve güç kaynağı konusuna gelecek olursak; depolamayı veri saklama ihtiyacınızı düşünerek seçmeniz en doğru mantık olacaktır. Mekanik bir harddisk (HDD) yerine katı hal diski yani SSD almanız, yüklü verilerinizi daha hızlı bir şekilde aktarmanıza ve kullanmanıza imkan sağlayacaktır. RAM konusunda geleceği de düşünerek minimum 32 GB almanızda fayda var. Çok yüksek RAM ihtiyacınız olması halinde daha da yüksek alabilirsiniz. Fakat burada da şuna dikkat etmelisiniz; anakartınızın desteklediği takdirde 32 GB RAM’i 8×4 olarak alıp Dual Channel teknolojisi ile bağlamanız performansa ufak da olsa etki sağlayacaktır. Yani bu durum 128 GB RAM’de alsanız 32×4 olarak yerleştirmelisiniz. Eğer Dual Channel teknolojisi yoksa iki adet 64 GB RAM bağlarsanız performansta herhangi bir değişiklik gözlenmez.
Güç kaynağında ise, sistemin tükettiği elektriğe göre bir seçim yapmalısınız. Her parçanın ne kadar elektrik tükettiğini hesapladıktan sonra ortaya çıkan rakamın bir tık üstüne destek veren güç kaynağı almanız kendinizi garantiye almak demek olur. Yani sisteminiz 500W elektrik çekiyorsa, 600-650W güç kaynağı alırsanız yeterli olacaktır.
Oyun bilgisayarları
Oyun bilgisayarı almadan önce kullanacağınız monitörün çözünürlüğü konusunda kararlı olmanız gerekiyor. Çünkü oyun oynarken bilgisayarı en çok zorlayan özelliklerden biri çözünürlük oluyor. Ayrıca çözünürlüğe göre ekran kartı ve işlemci seçimi de yapmanız gerekiyor. Örneğin 4K çözünürlükte oyun oynamak istiyorsanız, ekran kartını en üst seviye alıp, işlemciyi orta seviye almanız yeterli olacaktır. Hatta işlemciyi giriş seviyesi ya da eski model orta seviyelerden alsanız bile pek etkisi olmayacak. Çünkü çözünürlük yükseldikçe işlemci kullanımı düşüp, ekran kartı kullanımı artıyor. Fakat, GTA gibi işlemciyi de sonuna kadar kullanan nadir oyunlarda işlemci nedeniyle %5-10 aralığında FPS düşüşü yaşayabilirsiniz. Çünkü GTA gibi oyunlar çok çekirdekli işlemcilerde daha yüksek performans sağlıyor.
Eğer Full HD çözünürlükte oyun oynayacaksanız, olayın içine işlemci biraz daha fazla giriyor ve ekran kartının da rolü biraz daha düşüyor. Aslında grafikleri hesaplayan yine ekran kartı, fakat Full HD çözünürlük günümüzün standardı haline geldiği için neredeyse tüm ekran kartları Full HD çözünürlüğün altından kolayca kalkıyor. En azından güncel ekran kartları için durum bu şekilde. Full HD çözünürlükte oyun oynayacaksanız, işlemciyi orta seviye seçmenizde fayda var. Alabileceğiniz optimum performansı bu şekilde alabilirsiniz. Üst seviye işlemciler, zaten oyun için tasarlanmadıkları için oyun performansına pek fazla etkileri olmuyor. Yani %95 oranla orta seviye işlemciler ve üst seviye işlemciler Full HD çözünürlükte aynı performansı verecektir. Çok nadir durumları saymıyor. Oyunlar genel olarak ekran kartına yük bindiriyorlar. Az önce de bahsettiğim GTA gibi oyunlar haricinde.
RAM konusunda ise güncel oyunlar için 16 GB RAM şu an için rahatlıkla yeter. Daha fazlası geleceği düşünerek yapılacak bir yatırım olacaktır ama bu geleceğe en az 2 ya da 3 sene bulunuyor. Depolama konusunda ise 250-500 GB arasında SSD almanız ve en az 1 TB HDD almanı en mantıklı seçenek olacaktır. Yükleme süreleri uzun olan oyun ve programları SSD’ye geri kalanlarını HDD’ye yükleyebilirsiniz. İşletim sisteminizi de SSD’ye kurmayı unutmayın!
Güç kaynağı nasıl seçilir? Güç kaynağı sertifikası ne işe yarar?
Güç kaynağı olarak da, Render sistemlerinde bahsettiğim gibi toplam gücü hesapladıktan sonra bir tık yükseğini almak mantıklı olacaktır. Güç kaynaklarındaki sertifikalar konusunda ise 80+ sertifikası olan herhangi bir model işinizi görür. Bu sertifikalar, çekilen elektiriğin yüzde kaç oranında ısı enerjisine dünüşüp, ne kadarının bilgisayar tarafından kullanılacağını gösteriyor. Bu şekilde de bilgisayarınız daha çok ya da daha az elektrik tüketmiş oluyor. Yani elektrik faturanız buna bağlı olarak değişiyor. Örnek vererek açıklayacak olursam; 80+ Gold sertifikasına sahip olan 600W’lık bir güç kaynağı 400W’lık sistem ihtiyacını karşılamak için 450W elektrik çeker. Ortaya çıkan 50W enerjiye dönüşür ve ortadan yok olur. Yani 400 W’lık bir sistem için 450W elektrik harcanmış olur. 80+ Bronze sertifikasına sahip olan bir güç kaynağı ise 400W’lık ihtiyaçta 500W çekeri. Ortada 100W’lık boşa harcanan elektrik vardır. Bu da doğrudan elektrik faturanıza yansıyan bir durum oluyor.
Ofis bilgisayarları
Bu bilgisayarlar için çok fazla konuşmaya gerek olduğunu düşünmüyorum. Yalnızca ofis için kullanılacak bir bilgisayar düşünüyorsanız, markaların hazır kasalarından birini tercih edebilirsiniz. i5 ya da Ryzen 5 işlemciye sahip olan, giriş seviyesi bir ekran kartına sahip herhangi bir kasayı tercih edebilirsiniz. Depolama alanında SSD ihtiyacınız da olmayacağı için 7200 RPM’lik HDD işinizi rahatlıkla görür.