Keçiören ilçesindeki okulda eğitim gören F.N.Ö. adlı kız çocuğu, geçen yıl halasına, okulda görevli din kültürü ve ahlak bilgisi ile hafızlık öğretmeni Münir Yükselmiş’in, kendisine cinsel istismarda bulunduğunu, kimseye söylememesi için tehdit ettiğini, tehditle bu eylemlerini devam ettirdiğini söyledi. Anne ve babası ayrı olan, babaannesiyle birlikte yaşayan F.N.Ö., halasına öğretmeninin cinsel içerikli mesajlarını da gösterdi. Şikayet üzerine öğretmen hakkında soruşturma başlatıldı. Yazışmalar da savcılığa delil olarak sunuldu. Gözaltına alınan Yükselmiş, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklandı, emekliye ayrıldı.
Savcılık soruşturmasının ardından Münir Yükselmiş hakkında ‘Zincirleme şekilde öğretici tarafından çocuğun nitelikli cinsel istismarı’, ‘Zincirleme şekilde elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanarak öğretici tarafından çocuğa karşı cinsel taciz’, ‘Zincirleme şekilde cinsel amaçla çocuğu hürriyetinden yoksun kılma’, ‘Zincirleme şekilde konut dokunulmazlığını ihlal etme’ ve ‘Zincirleme şekilde tehdit’ suçlarından 83 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
‘EVİN KÖMÜRLÜĞÜNDE 2 DEFA CİNSEL İSTİSMARDA BULUNDU’
Ankara 36’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Münir Yükselmiş, Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken, taraf avukatları salonda hazır bulundu. Mağdur F.N.Ö. ise uzman eşliğinde adli gözlem odasında ifadesini verdi. F.N.Ö., öğretmeninin kendisini 5’nci sınıftan 8’nci sınıfa kadar taciz ettiğini belirterek, “Pandemiyle birlikte ezberlerimi telefondan alıyordu. Ezberi aldıktan sonra bana cinsel içerikli şeyler söylüyordu. Daha sonra bana hediye cep telefonu, bilgisayar ve tablet aldı. Ezberimi almak ya da kitap getirmek için eve geldiğinde beni taciz ediyordu. Evimizin kömürlüğünden farklı zamanlarda 2 kere bana karşı cinsel istismarda bulundu. Cinsel tacizlerini ve istismarlarını aileme söylememem için tehdit etti” dedi.
Tutuklu sanık Münir Yükselmiş ise, “Ben mağdureye karşı suç isnat edilecek tek bir eylemde bulunmadım. Özellikle mağdurenin babaannesi ve halasının kötü muamelesini şikayet ettiğim için bana bu iftira atıldı. Ayrıca mağdure 3 kere hafızlık sınavına girip başarılı olamayınca da bu durumdan kurtulmak için bana iftira attı” dedi.
Avukat beyanlarının ardından kararını açıklayan mahkeme, sanığın tutukluluk durumunun devamına, mağdurun ifadelerinin doğruluğunun tespiti için adli tıp kurumuna gönderilmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.
